Çevirmen: Kylerxy
Bölüm 0160 – Benim Annem "Kız Arkadaşlar Yüzsüz Erkekler İçindir" Dedi –
(Rgn: Bölümün ismine yanayım be ya :D)
(Rgn: Bölümün ismine yanayım be ya :D)
Ji Yanran
başını eğdi ve dudağını ısırdı. Karışık duygular içerisindeydi ve bu şekilde
hissedeceğini hiç hayal etmemişti.
''Kız
kardeş, şimdi kontratı onurlandırmamalı mısın?'' Han Sen surat astı.
''Bunu
halka açık bir yerde yapmamı bekleyemezsin'' Ji Yanran kıpkırmızı yanaklarıyla
sarhoş gibi görünüyordu.
Han Sen'in
kalbi aniden hızlandı. Gözleri genişledi ve söyledi ''Bir oda tutmamı ister
misin?''
''Kapa
çeneni!'' Ji Yanran fincanını Han Sen'e fırlattı ve arkasını dönüp uzaklaştı.
Han Sen
fincanı yakaladı ve hızlıca onu takip etti. Onunla yan yana yürüdü ve onun
koluna dokundu.
''Ne?'' Ji
Yanran hızlıca dik dik ona baktı.
''Bir çift
bu şekilde yürümeli'' Han Sen Ji Yanran'ın elini koluna soktu ve bir gülümseme
ile söyledi.
Ji
Yanran'ın yanakları kızardı ama elini geri çekmedi. Gözlerini yuvarladı ve
söyledi ''Yüzsüz!''
''Benim
annem “Kız arkadaşlar yüzsüz erkekler içindir” dedi'' Han Sen utanmadan
söyledi.
Birkaç
öğrencinin onlara yaklaştıkların gördüğünde Ji Yanran bir şeyler söylemeye
çalışıyordu. Şapkasını hızlıca korkmuş bir tavşan gibi indirdi. Han Sen'in
kolunu sıkıca tutarak, yüzünü örtmek için kullandı.
Ji Yanran
kendini iyi saklasa da öğrenciler hala Han Sen'i selamlamak için geliyorlardı.
''Han Sen! Sen
Han Sen'sin?''
''İdolümsün!''
''Oyunun
harikaydı. Yeteneklerin inanılmaz!''
''...''
Birinci
sınıflar Blackhawk'ta ünlenen Han Sen'le heyecanla konuşuyorlardı.
''Bu senin
kız arkadaşın mı?'' yakında onlar Han Sen'in yanındaki kızı fark ettiler, fakat
yüzünü sakladığından Ji Yanran olduğunu tanıyamadılar.
Ji Yanran
şuanda yerde bir delik bulup içine saklanarak kaçmak istiyordu. Ayrılamıyordu
ve kalmak da istemiyordu.
''Evet, benim
kız arkadaşım. Utangaç ve kimseyle konuşmak istemiyor'' Han Sen bir gülümseme
ile söyledi.
''Sessiz
kızlar harika...'' öğrenciler yorumladı ve Han Sen onlarla sohbet etmekten çok
mutlu olmuştu.
Bu sırada, Ji
Yanran sıkıca onun kolunu tutuyordu ve onu çok heyecanlandıran koluna değen
yumuşaklığı hissedebiliyordu. Han Sen konuşmayı olabildiğince uzatmayı
umuyordu.
Ama
öğrenciler çok kibardı ve onları çok fazla rahatsız etmediler. Han Sen
gitmelerine izin vermişti.
''Bunu
bilerek yaptın!'' Ji Yanran öğrenciler gittikten sonra Han Sen’in belini çimdikledi.
''Bunun
nesi yanlış?'' Han Sen sordu.
Ji Yanran
suskun kaldı. Han Sen elini tuttu ve yürümeye devam etti.
Gece
yarısıydı. Ji Yanran'ın yurt binasına varmadan önce başka kimseyle
karşılaşmadılar.
''Kız
kardeş, böyle geri dönmeyeceksin değil mi? Kontrat henüz gerçekleşmedi'' Han
Sen acıklı bir şekilde söyledi.
Ji Yanran
gözlerini devirdi ve ellerini uzattı ''Kontratı bana ver''
Han Sen
itaatle kontratı verdi. Kontratı geri aldı, kızardı ve söyledi ''Gözlerini
kapat''
Han Sen
emri gerçekleştirdi.
Ji Yanran
derin bir nefes aldı ve kaçma isteğini geri attı. Kalbi hızlı atarken, ayak
parmakları üzerinde durdu, pembe ve yumuşak dudaklarını hafifçe bastırdı ve
hızlıca geri çekti.
Çok geçti. Dudakları
ayrılmadan önce, Han Sen eliyle belini tuttu ve diğer elini ipeksi saçlarının
içine soktu ve güzel boynuna sarıldı.
Ji Yanran
aniden Han Sen'in kolların içindeydi ve dudakları onunkilere bastırılmıştı.
Başta Ji
Yanran'ın vücudu sertti ve sonra yavaşça yumuşadı. Elleri çaresizce Han Sen'in
gömleğini kavrarken, bacakları zayıfladığı için istemsizce geri adım attı.
Han Sen en
iyi deneyime sahipti ve onun kancasından kurtulmasına izin vermeyecekti. Beraber
ilerlediler ve onun bedenini binanın duvarına yasladı.
İkisi de
aşkın ilk tadına sahiptiler ve kendilerinden geçmişlerdi. Aniden, canlı bir
kadın sesi duydular ''Arkadaşlar, en azından devam etmeden önce halka açık
olmayan bir yer bulmalısınız''
Ji Yanran
bu sesi duydu ve aniden titredi. Bu ses Qu Lili'nindi, onun iyi ve oda
arkadaşı.
Onun ilk
tepkisi Han Sen'i uzaklaştırmaktı ama kendini ortaya çıkaracağından bunu
yapmadı.
Ji Yanran
hızlıca başını Han Sen'in göğsüne gömdü, yüzü yanıyordu. Ayrıca bu garip duruma
onu soktuğu için içinden Han Sen'i suçluyordu.
''Kız
kardeş, geç oldu neden yatağa gitmedin? Bize katılmak mı istiyorsun?'' Han Sen
Ji Yanran'ın utangaç olduğunu biliyordu ve bir eliyle onun kafasını örttü, Qu
Lili'nin görüşünü kapatıyordu.
''Utanmaz!''
Qu Lili yere vurdu ve yurt odasına geri döndü.
Qu Lili
gittikten sonra, Ji Yanran ayakkabıların topuğu sert bir şekilde Han Sen'in
ayağına vurdu ve binanın içine koştu, Han Sen ayaklarını tutarken onu terk
etmişti.
Ji Yanran şu
anda odasına geri dönmeye cesaret edemedi. Odasına geri dönmeden önce bir süre
tuvalette saklandı.
Qu Lili, Ji
Yanran'ın döndüğünü gördü ve söyledi ''Tatlım, aşağıda iğrenç bir çift gördün
mü?''
''Ne iğrenç
çift?'' Ji Yanran yapmacıktı, yüzü kıpkırmızıydı.
''Bizim
binamızın önünde yapan çift. Aman tanrım, onlar çok azgındı! Ve adam çok
utanmaz, hatta dedi ki... unut gitsin. Bunu tekrarlayamıyorum. Ve kız bir
sürtük olmalı'' Qu Lili sinirli bir şekilde söyledi.
Ji Yanran o
kadar utanmıştı ki görünmez olmak istiyordu ama böyle bir şey olmamış gibi davranmak
zorundaydı.