Kuro no Maou
Önceki Bölüm || Seriye Git ||Sonraki Bölüm
Çevirmen: Shin
13.Bölüm : Goblin İmhası (1)
“ – – Orası “
Ağaçların arkasına gizlenerek
Riri kayalıklarda bulunan uçurumun bir köşesinin gösterdi.
“ Ooo , gerçekten orada goblin
var “
Bir tane girişi 3 metrelik mağra
, onun etrafında da girişi 1 metre olan üç tane mağra vardı.
Mağralar büyük gözükmüyor
ama , ortalama bir metre boyları olan goblinler için yeterli
büyüklükteler.
Burada gördüğüm goblin bir ara
harekelilik denetindeki goblinle aynı türden geldiklerini
düşünüyorum . O zaman çelik zırh ve keskin çift kenarlı kılıç
kullanıyordu ama , buradaki eski pacavra ve kirli olan kürkü
giymiş , elindede “ Ben el yapımıyım “ diye bağran mızrak
bulunuyordu .
Ekipmanları karşılaştırılmayacak
kadar seviyesi düşük ama , her gün kullandığı belliydi.
“ Bir nevi doğrulamak için
soruyorum ama , hepsini öldürmemde sorun yok dimi ? “
İnsanların da içinde bulunduğu
yaşayan canlıları öldürmek , benim için sorun yok ama , Riri
ye kanın döküldüğü sahne göstermek istemiyorum. Canavar
temizliğini önceden Riri nin yaptığı dışında , öldürürken
rahatsız olup olmadığı bilmiyorum , doğrulamak için sordum .
Abartarak goblinleri öldürürsem
korkabilir , bu iyi olmaz .
“ Evet , Goblinden bir tane
görürsen 13 tane daha olduğu anlamına gelir hepsini imha etmezsen
olmaz ! “
“ Demek öyle , anlaşıldı “
Goblin olsa bile sakince “ imha
“ demesinde acayip bir boşluk hissediyorum .
Bu çocukların karekteristlik saf
acımasızlığı mı ?
Herneyse , bu şekilde suçlu
hissetmeyeceğim , denildiği gibi bir tane bile bırakmadan hepsi
ölecek .
“ O zaman hızlıca gidiyorum “
Ben kendimi gizlemen mağraya
doğru yürümeye başladım.
_________
“ – – dolum “
Savaşmadan önce , yeni yaptığım
hazır bulunması için ürettiğim teknik , pantora kıtasına
geçerken , hareket edemediğim kargoların içindeyken canım
sıkıldığı için çıkardığım bir şey . Stoklanan mermilerin
sayısı o kadar fazla değil ama , ilk atışta normal ateş
gücünün 3 katını çıkarması yeteri kadar iyi .
“ Kararma “
Buraya gelirken ormanda topladığım
1 metrelik dalları kararttım.
Buraya kadar kolumun altında
taşıdım ama , kararmada elimde tutmadan hareket ettirebildiğim
için kararttığım 4 dalı arkama yerleştirdim.
“ – – hadi bakalım “
Büyük kayaya tırmanınca
mağranın önünü rahatlıkla gördüm. Buradan kaçan goblinleri
gözden kaçırmam . Gördüğüm kadarıyla etrafında 20 goblin
bulunuyor , bunların arasından silahı bulunan 13 tane var . Büyük
ihtimalle mağranın içinde de bulunuyorlar .
Bu şekilde ben göblinleri
gördüğüm anda mağranın etrafında bulunan goblinlerde beni
görüp hızlıca gardlarını aldılar.
Birden ortaya çıkan insanı
karşılamak gibi durumları olmadığından , büyük burunlu ,
kurbağa ve maymun benzeri yüzlerini çevirip bana doğru düşmanca
baktılar.
“gyoaahhhh!”
Arkadaşlarına işaret mi
gönderiyor , yoksa sadece bağırmamı bilmiyorum ama , bağırdığı
anda goblinler savaşmak için hazırlandılar.
“ Evet , saldırın ha – –
de , Riri !? Neden buradasın !? “
“ ? “
Ben büyümü serbest bıraktığım
an , ayağımın altında parlayan beyaz gölğeyi fark ettim.
Açıkcası ormanın içinde itaatkar bir şekilde beklediğini
düşünüyordum . Neden ön safa geldiki ?
Fakat , artık Riri için
endişelenemem . Riri de canavar temizliği yaptığı olmuştu ,
büyük ihtimalle ben endişelenmesemde iyi olur .
Ah , ama çok endişeleniyorum !
“ Riri benim arkamdan ayrılma
tehlikeli ! “
“ Hıhı “
Anladı mı anlamadı mı , düz
bir yüz ifadesi ile bana bakan Riri.
Cidden endişeleniyorum ama ,
endişelenicek zaman değil . Bu yüzden iyi olacağına inanıyım .
“ Tamam o zaman gidelim ! “
Yeniden kendimi cesaretlendirip ,
Goblinlere döndüm . Silahı bulunan 13 ünün içinden ikisi yaya
ok yerleştiriyor , hemde , sesi mi duydular ? , mağradan yay
taşıyan 4 ve diğer 10 goblin çıktılar .
Diğerlerinde mızrak
ve kılıç taşıyarak buraya saldırmaya geliyorlardı.
“ Tüfek “
İlk önce uzak menzilli silahı
bulunanları halledeceğim, toplamda 6 tane goblinin oku fırlatmadan
önce sahte ful metal jacket mermisi kafarından geçti. Yeniden
dolum yapıp sayılarını arttırdığımdan .
Art arda atış değil
hepini aynı anda ateşledim.
“ İri saçma “
Sıradaki hedefim buraya dim direk
gelen mal .
Tek atışlık zamanda altı ok
taşıyıcısını hallettiğimden , saldırı takımı halen bana
ulaşabilecek
yakınlıkta değil. Aramızdaki mesafe tahminen on
metre iri saçmayla püskürtmek için tam da yeterli mesafe.
Dolum yapılan 4 parça aynı anda
iri saçma olarak ateşlendi . Anında ileriye doğru dağılıp ,
kalkanı bulunmadan ve kaçabilecek açıklık bulunmadığından
goblinlerin vücudunu deldi .
En önde koşan goblin tamamen
hayatının sonuna geldi . Vücudunu delen mermilerin hangisinin
ölümcül yerlerine geldiğini belirlenilemiyecek kadar mermilere
kurban olanlarda vardı , el ve ayakları kopanlar da .
“ Gih , gieaaha !! “
Yoldaşlarının vücudu kalkan
olduğundan , ölümcül yara almayan goblin . Aniden ızdırap dolu
bir ses çıkartıp silahıyla hızlıca devam etti.
Onların arkasında , halen sağ
salim hayatta olan gurup var , hemde mağradan halen destek geliyor .
Geri çekilme amaçları yok gibi zaten bulundukları durumu
anlabilecek zekaları yok , her şekilde direk saldırmaları benim
zamanımı harcamamış olurlar.
“ Mitralyöz “
Sağ elimi öne kaldırıp tüfek
gibi etkisi olan mitralyözü ateşledim. Mitralyöz , mermiyi
otomatik olarak ateşler . Ben sadece mermi yapmaya okadlandığımdan
, tüfekten daha hızlı ateşlememe neden oluyor.
Bunun dezavantajı , sağ elim
silah namlusu olduğundan sadece düz ateş edebiliyorum fakat direk
saldıran düşmana karşı etkili. Karşı taraf kafasına göre
atış mesafesine giriyor .
Kısaca , mitrayöz mermileri
tüfek mermilerine benzediğinden , engelliyicek ve savuştırabilecek
becerileri olmayan goblinler mesafelerine göre baştan aşşağı
kıyma olacaklar.
Artık savaş değil tek taraflı
katliyama döndü.
Bunu kafama takmadan , halen
goblinleri önlerinden kara mermilerle öldürmeye devam ediyorum.
Yıkılan arkadaşlarının cesedi
engel olup saldırma hızlarını azaltıyor ama , mermi kolayca
cesedi delebildiğinden aramızdaki mesafe aynı kaldı. Artık
ilerleyip mağraya akın yapmanın zamanı geldi diye düşündüm.
“ Uooooh !! “
Sesli bir bağırış yüzümde
yankıdı.
Mitrayözü ateşlemeye devam
ederken , sesin geldiği yere gözlerimi çevirdim.
Tahminime göre mağradan çıkan
destek ekibinden biri , onun görünüşünü diğer goblinlerden
ayıran bir şey yok.
Fakat onun elinde büyük geniş
balta bariz bir şekilde göze batıyordu.
Burada bulunan goblinlerin silahı
el yapımı ok ve mızraktı , silah olarak ham şeylerdi .
Bazen kılıç taşıyan çıkıyo
ama , bir yerden bulmuşlar her halde , hepsi kırık paslı
olduğundan iyi tamir etmedikleri belliydi.
Fakat o büyük balta tertemiz ve
sağlamdı , acemi gözlerin bile farkedicek kadar parlıyordu.
Farklı olmasının sebebi sadece
parlamasından değil , benim kara büyü gücüme yakın , kara aura
da göze batıyordu.
Anlaşılan tehlikeli görünen
birisi ortaya çıktı deye düşündüğüm ok başı , Büyük
balta kullanan goblin yanında bulunan arkadaşına aniden elindeki
tehlikeli silahla saldırdı.
Kısa bir acı sesi çıkaran
goblinin kafası yere düştü , bıçak ile tereyağı keser gibi
kolayca .
“ Hey hey , cidden tehlikeli
birisi “
Goblinler balta kullanıcısını
fark mı etti , saldırıları durdu , ona doğru döndüler .
O azıcık zamanda bile , yakın
da bulunan goblinler teker teker büyük baltayla boyunlaru
kafalarından ayrıldı. Üç tanesiyle duracak gibi gözükmüyor.
“ Kurono o lanetli silah !
Tehlikeli ! “
“ Lanetli silah ? “
Şimdi söyleyince , hareketlilik
deneyinde eline aldığında fiziksel gücü arttıran öğrenmediğin
halde bilmediğin büyüyü kullandıran garip silahlar vardı .
Benim silahı karartmam gibi ,
silaha farklı farklı büyüler uygulayarak yaptıklarını düşünmek
dışında silahların hakkında bir şey bilmiyorum .
Fakat , kullanılan büyünün
kesinlikle avantaj olabileceği gibi bir durum yok.
Bunlara “ lanetli silah “
deniliyor heralde.
Dost düşman ayırmadan saldırtan
şey , lanet etkisini anlaması kolay .
Ve , kaygısız bir şekilde
düşünürken , büyük baltasını sallamaya devam eden goblime
nişan tüfeği alıp ateş ettim .
Mitrayözü kestiğimden hedefi
kaçırmadan kafasını delmesi gereken mermi ,
“ Gwaau ! “
Kolayca büyük balta tarafından
savuşturuldu.
“ Ciddi misin , ne refleksler
ama !? “
Beyaz gözlerini dönüp , zaten
çirkin olan yüzü uğursuz bir şekle giren büyük baltalı goblin
, tüfeği ateşleyen bana döndü.
Ahh , bu kesinlikle beni hedef
aldı .
Hemde çıktığından daha fazla
nefesi ağırlaşmaya , salya sümükğü akmaya ve beyaz gözlerinden
de kan gelmeye başladı.
Benim tek atışım bu kadar
sinirine dokundu ha , lanete yakalanmış goblin kesinlikle öfkesine
yenik düştü .
Bu biraz sorun bir rakip olacak ...
//Naber gençlik ben çevirmeniniz Shin belki farkettiniz belki farketmediniz geri döndüm. Dönerken yanımda bir kötü iki iyi haber getirdim. Önce kötüden başlayalım bu seri "Kuro no Maou" yu belirsiz süreliğine durdurdum, yeniden çeviriye devam etcem ama ne zaman olur bilmiyorum. Şimdi iki iyi habere gelelim serilerimden "Yuusha-sama"yı devam ettiricem burada bitmiş bir şeri 152 bölümü var, kısmet ne zamana ise o zamana biter. İkinci iyi habere gelelim yeni seriyle geldim "Shinigami wo Tabeta Shoujo" 37 bölümlük kısa seri ve çok fantastik bir yandere ana karakterimiz var bakmadan geçmeyin.
Önceki Bölüm || Seriye Git ||Sonraki Bölüm